Günlerin efendisi sayılan cuma sabahı nelerle karşılayacak bizi. Yorgun gecenin ağırlığını alabilecek mi acaba? Kimi zaman değişik ortamlarda varlığımız kuşku uyandırıyor olsa da nefes almak yine de mühim.

Müslüman olduğunu sanan bir insan için varlığından rahatsız olunmak ne acı. Etrafındakilere zarar verebilme ihtimali ve tedirginliği ne hazin. Düşüncelerimiz ortada, duygularımız aşikâr, davranışlarımız yalın. Mücadele dolu yaşamın ikinci yarısının ne kadarını geride bıraktık bilemiyorum.

Necip Fazıl’ın dediği gibi ilk yarı ıskaladıklarımızla, ikinci yarı özlem ve hayal kırıklarıyla dolu bir yaşam. Kesin olan şu ki; tecrübe edindiklerimiz ıskalanmayacak bir yaşamın ayak sesleridir. Ne kuşkuya yer var burada, ne de geriye dönüş. Yürüyeceğiz inatla, güvenle, azimle. Allah’a hamdolsun ki inancımız da eskiye göre daha sağlam. Rabbe olan güven de sağlam. Vaatlerimizin ve edindiklerimizle cuma gününe girdik.

Cuma’yı cem edenlerden olmak dileğiyle, inancını yek edenlerden olmak temennisiyle tüm inananların cuma günü mübarek olsun…



Süleyman Yüksel